Bülten

Türkiye'nin Doğurganlık Hızı 11 Yıldır Sürekli Düşüyor

Yatirimmasasi.com
9/12/2025 14:29
News Image

Türkiye'de Doğurganlık Hızı Endişe Verici Şekilde Düşüyor

Son yıllarda Türkiye'nin nüfus artış hızındaki belirgin yavaşlama, demografik yapıda kalıcı ve köklü değişimlere yol açabileceği endişelerini beraberinde getiriyor. Ekonomik ve sosyal yapının bu durumdan nasıl etkileneceği üzerine pek çok uzman uyarılarda bulunuyor.

Uzmanlardan Kritik Uyarılar

Doğurganlık hızındaki gerilemenin sadece nüfus artışını etkilemeyeceği, aynı zamanda iş gücünün azalması, sosyal güvenlik sistemine binen ek yükler ve artan sağlık harcamaları gibi sorunlarla karşı karşıya kalınabileceğine dikkat çekiliyor.

Uzun Süreli Düşüş: 2014’den Beri

TÜİK'in verilerine göre, toplam doğurganlık hızı 2001 yılında 2,38 çocuk iken, 2014 yılında 2,19’a gerileyerek aralıksız bir düşüş eğilimine girdi. 2018'den sonra ise bu oran 2'nin altına inerek 2019 da 1,89'a, 2020 de 1,77’ye, 2021 de 1,71’e ve 2023 itibarıyla 1,51'e, 2024 de ise 1,48’e düştü.

Bu durum, nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,1'in altında kalmasıyla sonuçlandı.

Uzman Görüşleri: Önlem Alınmadığı Takdirde Ne Olacak?

TÜİK Başkan Yardımcısı Furkan Metin, doğurganlık oranının 1,4'e düşmesiyle birlikte durumu 'yüksek alarm' olarak tanımladı ve Türkiye'nin 25 yıl içinde 'çok yaşlı ülkeler' sınıfına girebileceğini vurguladı. Metin, bu devam ederse, AB ortalamasının bile altına düşme riski ile karşılaşabileceğimizi belirtti.

Yaş Ortalaması ve Toplumsal Etkileri

''Türkiye, 1990'lı yıllarda çok genç bir nüfusa sahipti, ancak doğurganlık düşerse ortanca yaşın 45'in üzerine çıkacağı öngörülüyor'' diyen Metin, ilerleyen yaşlardaki yalnızlık ve sosyoekonomik sorunların toplum üzerindeki etkilerine de dikkat çekti.

Ekonomik ve Sosyal Dinamikler

Türkiye'nin yüksek sezaryen doğum oranlarının da bu durumu etkilediğini söyleyen Metin, evlenme yaşı ve aile yapılarına dair yeni perspektiflerin gerekliliğine vurgu yaptı. Gün geçtikçe artan yalnızlık tehlikesi ve yaşlı nüfus sorunları, gelecekteki sosyal yapıyı da tehdit ediyor.

Tarihsel Bakış: Nüfus Politikaları

Prof. Dr. Cemalettin Şahin, nüfus krizinin son 20 yıldır devam ettiğine dikkat çekerken, geçmişte uygulanan nüfus artırma politikalarını hatırlattı ve bu konuda yeni düzenlemelere ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Eğitim sisteminin yeniden ele alınması ve konut kültürünün değiştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Türkiye, doğurganlık hızı, nüfus artışı, demografi, sosyoekonomik sorunlar
CTA Image

Yakında Tüm Platformlarda

Sizlere kesintisiz haber ve analizi en hızlı şekilde ulaştırmak için. Yakında tüm platformlarda...