Trump'un Altın-Bitcoin Planı: 38 Trilyon Dolarlık Borç İçin Çözüm!

Senatör Cynthia Lummis (R-Wyo.)'ın açıklamalarına göre, Trump yönetimi, ülkenin altın rezervlerinin bir kısmını Bitcoin'e (kripto: BTC) dönüştürerek stratejik bir dijital rezerv oluşturma planını değerlendiriyor. Bu öneri, Amerika Birleşik Devletleri'nin milli borcunun 38 trilyon dolar'a ulaşmasıyla birlikte, mali istikrarı yeniden sağlamak için yeni yaklaşımlar arayışını artırdı.

İlerleyen on yıl içinde faiz ödemelerinin 14 trilyon dolar'a ulaşacağı tahmin ediliyor ve bu, uzun vadeli borç sürdürülebilirliği konusundaki endişeleri artırıyor. Lummis, ABD'nin altın sertifikalarını satmanın ya da yeniden değerlemenin Bitcoin alımları için kullanılmasının, milli borcu yirmi yılda yarıya indirebileceğini vurguladı.

Strategy Inc. (NASDAQ:MSTR) kurucusu Michael Saylor ve ekonomist Arthur Laffer, bu düşünceyi destekleyen çalışmalar yürütmüştür. İkili, küresel Bitcoin arzının yaklaşık %5'ini, yani bir milyon madeni parayı edinmenin, duraklayan altın varlıklarına kıyasla çok yüksek uzun vadeli getiriler sağlayabileceğini savunuyor.

Veriler, altından Bitcoin'e %5'lik bir sermaye dönüşümünün BTC fiyatını yaklaşık 242,000 dolar'a çıkarabileceğini gösteriyor. Lummis, "ABD, defterlerindeki düşük değerli altını yeniden fiyatlandırarak Bitcoin'e dönüştürebilir. Bu, yeni borç almadan stratejik bir rezerv oluşturmamıza imkan tanıyacak; Bitcoin'in değer saklama olarak asimetrik artışını kullanabiliriz," diye ekledi.

Analistler, ABD Hazine’sinin 261.5 milyon ons altınının, ons başına 5,000 dolar fiyatla yaklaşık 1.3 trilyon dolar toplayabileceğini tahmin ediyor. Bitcoin'in fiyatının altı rakamlı seviyelere çıkması durumunda bu değer çok daha fazla artacaktır.

Hazine Departmanı, borcun 38 trilyon dolar'ı geçtiğini ve son iki ayda 1 trilyon dolar eklediğini doğruladı. Beyaz Saray sözcüsü Kush Desai, Trump'ın bu yıl açığı 350 milyar dolar azalttığını ancak daha derin reformların gerekli olduğunu kabul etti. Desai, "Yapısal değişim gerekli," diyerek uzun vadeli borç yönetiminin öncelik olmaya devam ettiğini vurguladı.

Harcamaların kesilmesi ve vergi artışları gibi geleneksel seçenekler borçlanmayı yavaşlatmakta başarısız oldu. Altın ile Bitcoin arasındaki dönüşüm kavramı, mevcut fiat tabanlı rezervlerin sürdürülebilirliğine ilişkin artan şüpheler arasında dikkat çekiyor.

Eleştirmenler, ABD'nin 8,000 ton altını satmasının küresel fiyatları düşürebileceği ve rezervlerin güvenilirliğini zayıflatabileceğini uyarısında bulunuyor. Büyük ölçekli Bitcoin alımları da aşırı volatiliteleri tetikleyerek, toplama sırasında fiyatları artırabilir ve ilerleyen dönemde keskin tersine dönüş risklerini artırabilir.

Piyasa analistleri, bu hareketin küresel alacaklıları sarsabileceğini düşünüyor. Kanıtlanmış bir rezerv varlığının, dalgalanma içeren bir varlıkla değiştirilmesi, borçlanma maliyetlerini artırabilir ve ABD borç piyasalarına olan güveni erozyona uğratabilir. Gözlemciler, 1.3 trilyon dolar'lık bir dönüşümün bile milli borcu silmeye yetmeyeceğini, Bitcoin'in mevcut fiyatlarından %700 oranında artmasını gerektirdiğini belirtiyor.

Lummis, hareketsiz kalmanın daha riskli olduğunu savunuyor. "Bu borç yükünden çıkmanın tek yolu borç almak değil," dedi. "Ama asimetrik artış potansiyeli olan bir varlığa yatırım yapabilir ve zamanın Amerika'nın lehine işlemesine izin verebiliriz." Şu an için Trump'ın önerisi spekülatif kalmaya devam ediyor; bu, mali yenilik ve finansal talih oyunu arasında bir denge kuruyor. Pazar tepkisi ve Washington'un risk alma isteği, bunun politika mı yoksa siyasi bir gösteri mi olacağını belirleyecektir.