ABD Ekonomisi En Kötü Senaryoya Hazırlanıyor: Stagflasyon Endişesi Artıyor

ABD ekonomisi için korkulan tablo giderek netleşiyor: Stagflasyon. Yani aynı anda hem ekonomik durgunluk, hem yükselen enflasyon, hem de artan işsizlik.

Ekonomistler ve piyasa analistleri, son açıklanan veriler doğrultusunda ABD’nin bu olumsuz senaryoya doğru sürüklendiğini belirtiyor. Fed’in faiz politikası, ticaret savaşları ve işgücü piyasasındaki zayıflama, stagflasyonun gerçekleşme olasılığını güçlendiriyor.

Fed’in Enflasyon Hedefi Aşılıyor

Haziran ayında açıklanan Kişisel Tüketim Harcamaları (PCE) enflasyonu, yıllık bazda %2,6 artarak hem piyasa beklentisi olan %2,5’in hem de bir önceki ayın (%2,4) üzerinde gerçekleşti. Bu gelişme, Fed’in %2 hedefiyle kıyaslandığında 80 baz puanlık bir sapma anlamına geliyor.

Uzmanlara göre, enflasyonist baskılar yatışmazken büyüme yavaşlıyor ve işgücü piyasası zayıflıyor. Fed ise bu ortamda faiz indirimine gitmekte zorlanıyor çünkü gevşek para politikası enflasyonu daha da tetikleyebilir.

Tarifeler Ekonomiye Ek Yük Getiriyor

ABD Başkanı Donald Trump’ın 2 Nisan’da başlattığı yeni gümrük vergileri, stagflasyon endişelerini tetikleyen en kritik faktörlerden biri. İthalat vergileri, özellikle üretim girdilerinde dışa bağımlı sektörlerde maliyetleri artırırken, bu maliyetin fiyatlara yansıması enflasyonu körüklüyor.

Ekonomist Emily Bowersock Hill’e göre, bu tarifeler kısa vadeli vergi indirimleriyle dengelenmeye çalışılsa bile, nihai etkisi daha düşük büyüme ve daha yüksek enflasyon olacaktır.

İşgücü Piyasasında Bozulma Belirginleşiyor

ABD’de Temmuz ayında istihdam artışı 73.000 kişi olarak gerçekleşti. Bu rakam, beklentilerin (%100.000) oldukça altında kaldı. Ayrıca Mayıs ve Haziran ayları verileri toplamda 258.000 kişi aşağı yönlü revize edildi.

Bu tablo, işgücü piyasasının zayıfladığını ve ekonomik yavaşlamanın istihdama da sirayet ettiğini gösteriyor. RBC ekonomistleri, “gümrük vergilerine maruz kalan sektörlerdeki büyük revizyonların, stagflasyon senaryosunun fiilen başladığını gösterdiğini” ifade ediyor.

Hizmet Enflasyonu ve Tüketim Maliyetleri Artıyor

Hizmet sektörü fiyatlarındaki artış da dikkat çekici seviyelere ulaştı. Tedarik Yönetimi Enstitüsü’nün (ISM) Hizmet Fiyat Endeksi, Haziran ayında %69,9 seviyesine yükseldi. Bu oran, Ekim 2022’den bu yana en yüksek değer olarak kayıtlara geçti.

Apollo Global Başekonomisti Torsten Sløk, hizmetlerdeki enflasyonun arttığını, işsizliğin yükseldiğini ve durgunluk temasının piyasalarda giderek yoğunlaştığını belirtiyor.

İşsizlik Başvuruları Artıyor

ABD Çalışma Bakanlığı verilerine göre, 2 Ağustos ile biten haftada ilk işsizlik başvuruları 226.000’e yükselerek beklentilerin (%221.000) üzerine çıktı. Devam eden başvurular ise 1,97 milyon kişiyle pandemi sonrası en yüksek seviyeyi gördü.

Bu veri seti, işgücü piyasasındaki bozulmanın sadece istihdam artışındaki yavaşlamayla sınırlı olmadığını, aynı zamanda işsizliğin de yapısal olarak yükselmeye başladığını gösteriyor.

Stagflasyon Giderek Daha Ciddi Bir Risk Haline Geliyor

Stagflasyon, hem politika yapıcılar hem yatırımcılar için yönetilmesi en zor makroekonomik senaryolardan biri olarak kabul ediliyor. Fed’in faiz indirimi yapamayacağı, ancak ekonomik büyümenin de ivme kaybettiği bu ortamda, piyasalarda temkinli fiyatlamalar ve koruma arayışı artabilir.

Ekonomik aktivitenin azaldığı, enflasyonun inatçı olduğu ve işsizliğin yükseldiği bu dönemde; önümüzdeki çeyreklerde ABD hisse senetlerinde kâr marjı baskısı, tahvil faizlerinde oynaklık ve güvenli liman varlıklarına yönelim gibi sonuçlar gözlemlenebilir.

Gelişmeler yakından takip edilmeli. Piyasa beklentileri ile veriler arasındaki uyumsuzluk arttıkça, fiyatlamalar daha sert ve oynak hale gelebilir.