Türkiye'nin Geleceği İçin Yeni Bir Teknoloji Kampüsü

Türkiye’nin yüksek teknoloji alanındaki küresel rekabet gücünü artırmaya yönelik önemli bir gelişme yaşandı. Altınay Teknoloji Grubu, robot teknolojileri ve hareket kontrol sistemleri ile çeşitli sanayi ve hizmet sektörlerine yönelik yenilikçi teknolojiler geliştirmek üzere tasarladığı Altınay Teknoloji Kampüsü’nün temelini gerçekleştirdiği törenle attı.

İstanbul’un Tuzla ilçesinde, Deri Organize Sanayi Bölgesi’nde konumlanacak bu kampüs, Türkiye’nin teknoloji üretim ve ihracat potansiyeline önemli katkılar sağlayacak. Ülkemizin teknoloji alanındaki bağımsızlığını pekiştirmek amacıyla yükse mühendislik kabiliyeti, Ar-Ge odaklı üretim anlayışı ve yerli sermaye gücüyle inşa edilen kampüs, Türkiye’nin adını uluslararası pazarlarda daha gür bir şekilde duyurmayı hedefliyor.

Altınay Teknoloji Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Altınay, törende gerçekleştirdiği konuşmada, Altınay’ın 34 yıllık teknoloji geliştirme serüveninin geldiği noktayı vurguladı. Altınay, “1990’lı yıllarda hayalini kurduğumuz 5 milyon dolarlık yatırım, günümüzde 50 milyon dolarlık bir teknoloji kampüsüne dönüştü. Bu kampüs, sadece bir üretim tesisi değil; aynı zamanda Türkiye’nin teknolojiye olan hâkimiyetinin ve sosyo-ekonomik kalkınma çabasının somut bir simgesidir.” dedi.

Altınay, Türkiye’nin ilk Ar-Ge şirketini 1991 yılında kurduklarını hatırlatarak, o dönem ürettikleri ilk altı eksenli sanayi robotunun başarılarına nasıl kapı açtığını vurguladı. “1994’te Altınay HSR4 adı altında geliştirdiğimiz robotla, ülkemizin hizmetine sunacaktık. O günden bugüne yüksek teknoloji üretme amacımıza kararlılıkla devam ettik ve yeni kampüsümüzle bu hedefimizi daha da ileri taşıyacak adımlar atıyoruz.” açıklamasında bulundu.

Altınay Teknoloji Kampüsü, toplamda 28 bin metrekare kapalı alana sahip, yüksek teknoloji üssü olarak inşa ediliyor. Kampüsün 16 bin metrekarelik kısmı mühendislik ve Ar-Ge faaliyetlerine ayrılırken, 12 bin metrekarelik bölümü üretim tesislerine hizmet verecek şekilde tasarlandı. Bu tesis yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin geliştirilmesi ve seri üretimi için gereken tüm altyapıyı sağlayarak, tam kapasiteyle faaliyete geçtiğinde, toplamda 1.500 kişilik bir istihdam yaratacak. Bu çalışmanın 1.200'ü mühendislik ve Ar-Ge alanında görev alacak uzmanlardan oluşacakken, geri kalan 300 kişilik teknik ekip ise üretim süreçlerinde aktif rol alacak.

Yeni kampüs, kritik teknolojilerin geliştirilmesine büyük bir ivme kazandıracak ve altyapısı sayesinde ürün çeşitliliğini artıracak. Ayrıca, sektördeki Ar-Ge kapasitesi ile endüstriyel robotlardan insansı (hümanoid) robotlara kadar pek çok alanda yenilikçi çözümler üreterek, Türkiye’nin ihracat potansiyelini güçlendirecek. Yenilikçi üretim anlayışıyla Türkiye'nin yüksek teknoloji alanında liderlik hedeflerine ulaşmasında büyük katkı sağlayacaktır.