Türkiye ve ABD Arasındaki Enerji Ortaklığı Derinleşiyor!

Türkiye-ABD Enerji İlişkileri Güçleniyor

Türkiye ile ABD arasında imzalanan yeni sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) ve nükleer enerji anlaşmaları, iki ülke arasındaki stratejik enerji ortaklığını derinleştirme potansiyeli taşıyor. Bu süreç, Türkiye'nin bölgesel enerji merkezi olma hedefini pekiştirirken, ABD'de de istihdam yaratma fırsatlarını artırıyor.

Nükleer Enerji Alanında İnovasyon

Geçen ay imzalanan Stratejik Sivil Nükleer İşbirliği Mutabakat Zaptı, Türkiye ve ABD’nin nükleer enerji alanındaki sivil amaçlı işbirliğini geliştireceğini öngörüyor. Bu çerçevede, iki ülke arasında düzenleyici ve teknolojik işbirliğinin güçlendirilmesi hedeflenmektedir. Uzmanlar, bu adımı, Türkiye'nin enerji karışımını istikrarsız tedarikçilere olan bağımlılıktan kurtarma yönündeki stratejik bir hamle olarak değerlendiriyor.

Amerikan LNG'si ile Tedarik Güvencesi

BOTAŞ ile ABD'li bir LNG ihracatçısı arasında imzalanan uzun vadeli anlaşma, Türkiye'nin 2026'dan itibaren yıllık yaklaşık 4 milyar metreküp ABD LNG’si tedarik etmesini sağlayacak. Brigham McCown, bu yeni LNG anlaşmasının arz güvenliği ve maliyetlerin düşürülmesi açısından "kazan-kazan" niteliğinde olduğunu belirtiyor. Anlaşmanın, Türkiye'nin doğalgaz arzında istikrar sağlarken, tüketici faturasını azaltmasına da olanak tanıyacağı öngörülüyor.

İstihdam ve Ekonomik Kazançlar

McCown, bu stratejik işbirliğinin, ABD'nin nükleer ihracat pazarını geliştirip yeni istihdam olanakları yaratacağını vurguladı. ABD Körfez Kıyısı terminallerinden sevk edilecek LNG, Türkiye'deki gazlaştırma tesislerinde işlenecek. Bu LNG anlaşmasının miktarı, Türkiye'nin herhangi birine göre gaz talebinin sadece <%10'unu karşılayacak olsa da, dalgalı tedarik kaynaklarının çeşitlendirilmesine fayda sağlayarak, gaz fiyatlarının istikrara kavuşturulmasına yardımcı olacaktır.

İki Ülkenin Hedefleri

Tüm bu gelişmeler, Türkiye ile ABD arasındaki 100 milyar dolarlık ikili ticaret hedefine ulaşılmasına da katkıda bulunacaktır. Nükleer enerji alanındaki ABD reaktörlerinin devreye alınması, Türkiye'deki elektrik arzının istikrarını artıracak ve nihayetinde tüketici maliyetlerini düşürecektir.