Petrol fiyatları, dünkü keskin düşüşün ardından bu sabah itibarıyla yatay bir seyir izleyerek küresel piyasaların odağında kalmaya devam ediyor. Yatırımcılar, Doğu Avrupa'daki jeopolitik riskler ve uluslararası ticaret politikalarındaki yeni gelişmelerin enerji talebi üzerindeki potansiyel etkilerini yakından takip ediyor. Haftanın bu gününde, gösterge niteliğindeki Brent petrolü varil başına yalnızca 1 sentlik marjinal bir artışla 67,23 dolara yükselirken, ABD'nin Batı Teksas ham petrolü (WTI) 4 sentlik bir yükselişle 63,29 dolardan işlem gördü. Her iki ana endeks de önceki işlem gününde %2'yi aşan önemli bir değer kaybı yaşamıştı; bu da mevcut yatay seyrin bir konsolidasyon veya bekleme evresi olduğunu gösteriyor.
Ukrayna'daki çatışmaların nasıl bir sonuca ulaşacağına dair süregelen belirsizlik, petrol piyasalarında ana belirleyici faktörlerden biri olmaya devam ediyor. Vanda Insights kurucusu Vandana Hari'nin değerlendirmelerine göre, bu "çıkmazın" çözümüne yönelik herhangi bir net sinyal olmaması, piyasalarda oynaklığı artırabilir. Ancak Hari, bu oynaklığın muhtemelen dar bir fiyat bandı içinde kalacağını öngörüyor. Geçtiğimiz hafta, Ukrayna'da olası bir barış anlaşmasına yönelik beklentilerle oluşan "barış indirimi" olarak adlandırılan fiyat gevşemesinin büyük ölçüde geri alındığı gözlemleniyor. Buna karşın, piyasa henüz büyük bir arz riski primini fiyatlamaya da istekli görünmüyor; bu da yatırımcıların hem aşırı iyimserlikten hem de aşırı karamsarlıktan kaçınarak dengeli bir pozisyon arayışında olduğunu gösteriyor.
Diplomatik cephede ise, ABD özel temsilcisi Steve Witkoff, bu hafta New York'ta Ukraynalı yetkililerle bir araya geleceğini doğruladı. Washington'un aynı zamanda Moskova ile de temas halinde olduğu açıklaması, çözüm arayışlarının devam ettiğini ancak somut bir ilerlemenin henüz sağlanamadığını düşündürüyor. Bu diplomatik çabalar, piyasa aktörleri tarafından yakından izlenerek, enerji arz güvenliğine yönelik potansiyel etkileri açısından değerlendiriliyor ve gelecekteki fiyat hareketleri için önemli bir gösterge niteliği taşıyor.
Öte yandan, küresel petrol talebi ve tedarik zincirleri üzerindeki bir diğer önemli etken de ABD'nin Hindistan'a yönelik ticari politikaları. ABD, Çarşamba günü itibarıyla Hindistan'dan yapılan bazı ithalatlara ek %25'lik bir gümrük vergisi uygulamaya başladı. Bu yeni tarife ile birlikte, Hindistan'dan gelen belirli ürünler üzerindeki toplam gümrük vergisi oranı %50'ye yükselmiş oldu. Dönemin ABD Başkanı Donald Trump, bu hamleyi açıkça Hindistan'ın Rusya'dan petrol alımlarına karşı bir yaptırım olarak nitelendirdi. Bu durum, enerji politikalarının sadece arz-talep dengesiyle değil, aynı zamanda jeopolitik ittifaklar ve ticaret savaşlarıyla da iç içe geçtiğini gözler önüne seriyor.
ABD'nin bu ağırlaştırılmış tarifeleri ve Avrupa Birliği'nin Rusya'ya yönelik yaptırımları sonrasında, Hindistan'daki bazı rafineriler Rus petrolü alımlarını geçici olarak durdurmuştu. Ancak bu duraksama uzun sürmedi. Hindistan'ın en büyük rafinerisi Indian Oil ile Bharat Petroleum gibi önemli oyuncular, Eylül ve Ekim ayları için Rus ham petrolü alımına yeniden başladıklarını duyurdu. Bu gelişme, Hindistan'ın enerji güvenliği ihtiyaçlarını Rusya'dan daha uygun fiyatlı tedariklerle karşılama eğiliminin devam ettiğini gösteriyor ve Batı'nın Rusya'yı izole etme çabalarını zorluyor.
ING Emtia Strateji Başkanı Warren Patterson, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, "İkincil tarife, Hindistan'ı Rus petrolü almaktan caydırmakta yeterli olmadı. Piyasa, Hindistan'a yönelik Rus petrol akışlarını yakından izlemeye devam edecek," ifadelerini kullanarak, bu durumun küresel enerji piyasaları için kritik bir gösterge olmaya devam edeceğinin altını çizdi. Hindistan'ın Rus petrolüne olan talebi, hem Rusya'nın gelir akışını sağlaması hem de Batı'nın yaptırımlarının etkinliğini sınırlaması açısından büyük önem taşıyor ve bu dinamik, piyasanın gelecekteki dengesi için kilit rol oynayacak.
⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.
petrol fiyatları, Brent petrol, WTI, Ukrayna savaşı, ABD Hindistan tarifeleri, Rus petrolü, enerji piyasası, jeopolitik risk, emtia fiyatları, Donald Trump, Indian Oil, Bharat Petroleum, Vandana Hari, Warren Patterson, Steve Witkoff, küresel talep