KKM Sonlandı: TCMB Bilançosundaki Riskler Azaldı

BIST Haberleri
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasını başarıyla sonlandırdı. Bu stratejik hamleyle Merkez Bankası bilançosundaki riskler azalırken, para politikasının etkinliği önemli ölçüde güçlendi. TCMB'nin detaylı analizinde, makroihtiyati araçların rolü ve TL'leşme hedeflerine ulaşılmasındaki başarı vurgulanıyor. KKM bakiyesi 140 milyar dolardan 11 milyar dolara geriledi.

TCMB: KKM’den Başarılı Çıkış ile Para Politikası Güçlendi, Riskler Geriledi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından kamuoyuna sunulan kapsamlı bir analiz, Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasının sonlandırılmasıyla sonuçlanan kademeli çıkış sürecinin makroekonomik istikrar ve finansal piyasalar üzerindeki olumlu etkilerini detaylandırıyor. Merkez Bankası'nın blog sayfasında yayımlanan bu önemli çalışmada, KKM'den çıkışın para politikasının bankaların Türk lirası (TL) fonlama maliyetine aktarımını güçlendirdiği ve Merkez Bankası bilançosunda biriken risklerin kayda değer ölçüde azaldığı vurgulandı. Bu stratejik adımın, Türkiye ekonomisinin genel denge ve öngörülebilirliğini artırması hedefleniyor.

Merkezin Güncesi'nden Kapsamlı Analiz

“KKM Hesaplarından Çıkış” başlığını taşıyan ve TCMB’nin “Merkezin Güncesi” adlı blog sayfasında yayımlanan bu bilgilendirici yazı, alanında uzman isimler tarafından kaleme alındı. Yazının yazarları arasında TCMB’de Uzman Yardımcısı olarak görev yapan Korhan Çalışkan ve Oğuzhan Evli; Araştırmacı Muhammed Akif Dokumacı; ve Kıdemli Uzman Didem Güneş yer alıyor. Bu uzman ekibin hazırladığı analiz, KKM'nin sonlandırılması sürecini, kullanılan politika araçlarını ve elde edilen sonuçları derinlemesine inceliyor.

Analizde, enflasyonun ana eğiliminde gözlemlenen belirgin gerileme ve Türk lirası mevduat ürünlerinin yatırımcılar nezdindeki cazibesinin artması gibi makroekonomik gelişmelerin, KKM'den çıkış sürecini güçlü bir şekilde desteklediği ifade edildi. Bu iki temel faktör, mevduat sahiplerinin KKM yerine TL enstrümanlarına yönelmesinde kritik bir rol oynayarak, Merkez Bankası'nın belirlediği hedeflere ulaşılmasında önemli bir zemin hazırladı.

TCMB'nin Kademeli KKM Çıkış Stratejisi ve Yol Haritası

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2025 yılı Para Politikası Metni'nde açıkça belirttiği üzere, yıl içerisinde Kur Korumalı Mevduat (KKM) uygulamasını aşamalı olarak sonlandırmayı hedeflemişti. Bu hedef, Merkez Bankası'nın genel para politikası çerçevesinde TL varlıkların önceliklendirilmesi ve finansal istikrarın pekiştirilmesi yönündeki taahhüdünün bir parçasıydı. TCMB, KKM hesaplarından çıkışı, Türk lirası (TL) mevduatlarının bankacılık sektöründeki payının artırılması hedefiyle paralel ve kademeli bir şekilde yürüttü. Bu stratejik yaklaşım, finansal piyasalarda ani şokların önüne geçilmesini ve geçiş sürecinin sağlıklı bir şekilde yönetilmesini sağladı.

Aşamalı Sonlandırma ve Tamamlama Takvimi

KKM'den çıkış sürecinin ilk adımları, tüzel kişi KKM hesapları için yenileme ve yeni hesap açılış işlemlerinin Şubat ayında sonlandırılmasıyla atıldı. Bu hamle, kurumsal yatırımcıların TL varlıklara yönelmesini teşvik etmeyi amaçladı. Sürecin ikinci ve son aşaması ise 23 Ağustos'ta yayımlanan karar ile gerçek kişiler için de KKM hesaplarının yenileme ve açılış işlemlerinin sona erdirilmesiyle tamamlanmış oldu. Bu kararla birlikte, yaklaşık iki yıldır devam eden ve özenle yönetilen KKM'den çıkış hedefi başarıyla nihayete erdirildi. Bu iki yıllık dönem boyunca KKM bakiyesi, uygulanan politikalar sayesinde sürekli ve kademeli olarak azalarak, hedeflenen seviyelere ulaştı.

Makroihtiyati Araç Setinin Etkin Kullanımı

KKM'den çıkış sürecinin başarısında, TCMB tarafından titizlikle kalibre edilen makroihtiyati araç seti kilit rol oynadı. Bu araçlar, bankaların ve mevduat sahiplerinin davranışlarını TL lehine yönlendirmek amacıyla stratejik olarak kullanıldı. Uygulanan temel araçlar şunlardır:

  • Yenileme ve TL'ye Geçiş Hedefleri ile TL Pay Hedefleri: Bankacılık sektörüne belirli TL mevduat payı hedefleri getirilerek, KKM hesaplarının TL mevduata dönüşümü teşvik edildi. Bu hedefler, bankaların aktif bir şekilde KKM'den çıkışı yönetmesini sağladı.
  • Zorunlu Karşılık (ZK) Oranları: KKM ve TL mevduat için belirlenen zorunlu karşılık oranları arasında farklılaştırma yapılarak, TL mevduat bulundurmanın bankalar için göreceli olarak daha avantajlı hale gelmesi sağlandı. Bu, bankaların fonlama stratejilerini doğrudan etkiledi.
  • ZK Hesaplarına Ödenen Faiz Tutarı: Tesis edilen zorunlu karşılıklar için ödenen faiz tutarının dinamik bir şekilde ayarlanması, bankaların fonlama tercihlerini TL mevduat yönünde değiştirmeleri için önemli bir teşvik mekanizması olarak işlev gördü.
  • KKM Hesapları İçin Uygulanan Asgari Faiz Oranları: KKM hesaplarına uygulanabilen asgari faiz oranları kademeli olarak aşağı yönlü revize edilerek, bu ürünün getirisi cazibesi azaltıldı ve TL mevduatın göreceli olarak daha çekici hale gelmesine katkıda bulunuldu.
  • Stopaj Avantajının Sonlandırılması: KKM hesaplarına uygulanan stopaj (vergi) avantajının sona erdirilmesi, KKM'nin vergi sonrası net getirisi üzerindeki cazibesini ortadan kaldırarak, mevduat sahiplerini TL mevduat ürünlerine yönlendiren bir diğer önemli faktör oldu.

Bu dönemde, bankaların KKM yerine TL fonlamayı tercih etmelerini sağlamak amacıyla göreli maliyet dinamikleri dikkatlice gözetilerek makroihtiyati düzenlemeler hassasiyetle kalibre edildi. Özellikle KKM ve TL mevduat için belirlenen zorunlu karşılık (ZK) oranları arasındaki fark ve tesis edilen ZK’lar için bankalara ödenen faiz tutarı, bankaların fonlama stratejilerini etkileyen en temel iki araç olarak ön plana çıktı. Bu araçların etkin kullanımı sayesinde, bankacılık sektöründe TL'leşme süreci hız kazandı.

Nicel Sonuçlar ve TL'leşme Başarısı

Uygulanan sıkı para politikasına ek olarak hayata geçirilen bu makroihtiyati adımlar bütünü, Türk lirası mevduatın cazibesini korurken, KKM hesaplarından çıkışı önemli ölçüde hızlandırdı. En önemlisi, KKM hesaplarından çıkan fonların dövize yönelimi son derece sınırlı kalarak, finansal piyasalarda istikrarın devamlılığı sağlandı ve kur şoklarının önüne geçildi.

Kur korumalı mevduat tercihlerinde belirleyici bir faktör olan döviz kurundaki oynaklığın azalması, KKM ile TL mevduat arasındaki getiri makasının TL lehine açılmasına katkıda bulundu. Daha istikrarlı bir kur ortamı, mevduat sahiplerinin TL varlıklara olan güvenini artırarak KKM'den çıkışı doğal bir süreç haline getirdi.

Elde edilen nicel sonuçlar, stratejinin başarısını açıkça ortaya koyuyor: 2023 yılı ortasında 140 milyar ABD dolarının üzerine çıkan KKM bakiyesi, uygulanan kararlı adımlar sayesinde 21 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla **11 milyar ABD dolarına** kadar geriledi. Bu, KKM toplam bakiyesinde yaklaşık %92'lik muazzam bir düşüşe işaret ediyor. Benzer şekilde, 19 Ağustos 2025 tarihi itibarıyla bankacılık sektöründe KKM'nin toplam mevduat içindeki payı sadece **%1,8** seviyesine inerken, Türk lirası mevduat payı **%60’ın** üzerine çıkarak TL'leşme hedeflerine ulaşıldığını net bir şekilde gösterdi.

Merkez Bankası Bilançosundaki Risklerin Azalması ve Para Politikası Aktarımının Güçlenmesi

Analizde belirtildiği üzere, önümüzdeki dönemde vadesi gelecek KKM hesaplarının önceki dönemlerde gözlemlenen bakiye azalışlarına yakın bir seyir izlemesi beklenirken, bu durum KKM uygulamasının tamamen sonlandırılması için gerekli koşulların oluştuğunu göstermektedir. Ayrıca, enflasyonun ana eğiliminde kaydedilen gerileme ve Türk lirası mevduat ürünlerinin yatırımcılar için artan cazibesi, KKM'den çıkış sürecini doğal bir şekilde desteklemeye devam etti.

KKM’nin başarıyla sonlandırılmasıyla sonuçlanan bu kademeli çıkış süreci ile birlikte, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın temel hedeflerinden biri olan para politikasının bankaların TL fonlama maliyetine aktarımı önemli ölçüde güçlendi. KKM'nin yarattığı dolaylı maliyet ve belirsizliklerin ortadan kalkmasıyla, faiz politikalarının bankacılık sistemi üzerindeki etkisi daha doğrudan ve öngörülebilir hale geldi. Daha da önemlisi, KKM'nin sonlandırılmasıyla Merkez Bankası bilançosunda biriken potansiyel riskler belirgin bir şekilde azaldı. KKM'nin döviz kuru hareketlerine karşı Merkez Bankası üzerinde oluşturduğu risk pozisyonu ve olası finansal yükümlülükler minimize edilerek, Banka'nın bilanço sağlığı ve finansal istikrarı pekiştirildi. Bu stratejik dönüşüm, Türkiye ekonomisi için daha sağlam, öngörülebilir ve sürdürülebilir bir finansal gelecek vaat ediyor.

⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.

TCMB, Kur Korumalı Mevduat, KKM, Para Politikası, Merkez Bankası Bilançosu, Risk Azalması, TL Mevduat, Makroihtiyati Önlemler, Zorunlu Karşılık, Finansal İstikrar, TL'leşme, Döviz Kuru Oynaklığı

İlginizi Çekebilir

Güvenilir Ortaklarımız