Fed Faiz İndirimi: ABD Borsalarında Kötü Haber İyi Haber mi?

BIST Haberleri
ABD borsaları rekor kırsa da eylül ayında kritik kararlar bekleniyor. Fed faiz indirecek mi? İşgücü verileri ne gösterecek? Piyasalarda 'kötü haber iyi haber' mi olacak, yoksa düşüşler kapıda mı? Uzman görüşleriyle analiz.

ABD Borsalarında Eylül Ayı Beklentileri: Fed ve İşgücü Piyasası Odaklı

Amerika Birleşik Devletleri için 1 Eylül, geleneksel olarak yaz sezonunun gayriresmi sonunu ve iş veya okul yaşamına dönüşü simgeler. Yatırımcılar cephesinde ise bu tarih, beraberinde iki kritik dinamik getirerek hisse senedi piyasalarında hareketli bir eylül ayına işaret ediyor: Yaklaşan yeni istihdam verileri ve ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bir sonraki politika toplantısı.

Geride bıraktığımız ağustos ayı, Amerikan borsaları için oldukça güçlü bir performansla geçti. Dow Jones Sanayi Endeksi ayı yüzde 3,2 artışla tamamlarken, S&P 500 yüzde 1,9 yükseliş kaydetti ve Nasdaq Bileşik Endeksi de yüzde 1,6 değer kazandı. Bu yükseliş, Amerikan borsalarını tüm zamanların en yüksek seviyelerine taşıdı. S&P 500, ağustos ayında beş kez rekor kapanış gerçekleştirirken, Nasdaq dört kez yeni zirvelere ulaştı. Dow ise geçtiğimiz ay iki kez rekor kapanış yaparak 2024’teki zirvesini aşmayı başardı. Amerikan hisse senetleri, nisan ayındaki dip seviyelerinden bu yana dört ay üst üste güçlü bir toparlanma sergiledi ve piyasalarda 'boğa'ların hâkimiyetini teyit etti.

Faiz İndirimi Beklentileri Boğa Piyasasını Destekliyor

Bu etkileyici yükselişin ardındaki temel faktörlerden biri, yatırımcıların Fed’in politika faizlerini indireceği yönündeki güçlü beklentileri. Fed Başkanı Jerome Powell, geçtiğimiz ay Jackson Hole’daki kritik açıklamasında, 16-17 Eylül’de yapılacak toplantıda faiz indirimlerinin masada olabileceğine dair önemli sinyaller verdi. Powell, konuşmasında, “Politikanın kısıtlayıcı alanda bulunduğu mevcut görünümde ve risk dengesindeki değişimlerle birlikte para politikasındaki duruşumuzu ayarlamak gerekebilir” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, piyasalarda faiz indirimlerinin yeniden başlayacağı yönünde yorumlandı ve S&P 500, Powell’ın konuşma yaptığı gün yüzde 1,5 yükseldi. Vadeliler piyasasında yapılan fiyatlamalara göre yatırımcılar, eylül ayında 25 baz puanlık bir indirim ihtimalini yüzde 87 gibi yüksek bir oranla fiyatladı.

Morgan Stanley Servet Yönetimi Baş Ekonomisti Ellen Zentner, bu durumu değerlendirirken, “Fed faiz indirimine kapı araladı, ancak bu kapının ne kadar açılacağı işgücü piyasasındaki zayıflığın artan enflasyondan daha büyük bir risk olarak görülmeye devam edip etmeyeceğine bağlı olacak” ifadelerini kullandı. Bu açıklama, Fed’in ikili hedefi olan fiyat istikrarı ile istihdam artışı arasında hassas bir denge kurma çabasını bir kez daha gözler önüne seriyor.

İşgücü Piyasası Verileri Kritik Öneme Sahip

Piyasaların en çok istihdam ile enflasyon arasındaki dengeye odaklandığını belirten AlphaCore Baş Yatırım Stratejisti David Stubbs, her iki tarafta da belirsizliklerin sürdüğünü vurguladı. Bir yandan Fed, enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarını kısıtlayıcı seviyelerde tutmaya devam ederken, tarifelerin fiyatlar üzerindeki yükseltici etkisi belirsizliğini koruyor. Öte yandan, işgücü piyasası yavaşlama sinyalleri veriyor ve bu yavaşlamanın ne kadar devam edeceği de büyük bir soru işareti. Stubbs, “Büyüme ve enflasyonla ilgili söylemi değiştiren her gelişmeye piyasada aşırı hassasiyet olduğunu göreceğiz” uyarısında bulundu.

Geçtiğimiz hafta açıklanan ve Fed’in tercih ettiği enflasyon göstergesi olan kişisel tüketim harcamaları (PCE) verisinin büyük ölçüde beklentilerle uyumlu gelmesi, dikkatleri daha fazla işgücü piyasasına çekiyor. Yatırımcılar, önümüzdeki hafta kritik işgücü piyasası verilerini yakından takip edecekler:

  • Çarşamba: Temmuz ayına ait açık iş sayısı (JOLTS) verileri.
  • Perşembe: ADP istihdam verileri ve haftalık işsizlik maaşı başvuruları.
  • Cuma: İşsizlik oranı ve ücret verilerini içeren aylık istihdam raporu.

Comerica Bank Baş Ekonomisti Bill Adams, Powell’ın Jackson Hole konuşmasında, son dönemdeki işgücü piyasası verilerindeki zayıflığa dayanarak Fed’in kısa vadede işgücü piyasasına öncelik vermesi gerektiğini ortaya koyduğunu belirterek, “Bu nedenle istihdam raporuna giderken sorulacak soru şu olacak: Ağustos raporu hâlâ aynı zayıflığı gösteriyor mu?” ifadelerini kullandı.

Adams’a göre, piyasalar için mevcut şartlardaki en iyi istihdam raporu, istihdamda mütevazı bir artış ve işsizlikte hafif bir yükseliş görülmesi olacaktır. Bu senaryo, ekonominin resesyonda olmadığını gösterirken, aynı zamanda Fed’in faiz indirimini haklı çıkaracak kadar işgücü piyasasında boşluk olduğunu da ortaya koyacaktır. En kötü senaryo ise, istihdamda düşüş, işgücüne katılım oranında düşüş ve işsizlik oranında da düşüş olabilir. Böyle bir istihdam raporu, işgücünde talebin zayıfladığını gösterirken, aynı zamanda işgücü arzının da azaldığına işaret eder ve Fed’in bu duruma karşı elinde yeterli araç bulunmayabilir.

Fed Faiz İndirimlerinin Rolü: Kötü Haber İyi Haber mi?

Fed üzerinde Beyaz Saray’dan faiz indirimleri için baskılar devam ediyor. ABD Başkanı Donald Trump, Powell’ın para politikalarında “çok geç kaldığını” defalarca dile getirdi ve bu gelişmeler, Fed’in toplantısı öncesinde kurumu gölgeliyor. Faiz indirimleri kesin olmamakla birlikte, ABD’de ekonomik göstergelerdeki zayıflama Fed’e faiz indirimi için alan açıyor ve bu durum borsalar tarafından genel olarak olumlu karşılanıyor. Ancak aynı veriler, ekonomik büyümede endişe verici işaretler taşıyorsa, bu piyasalar için olumsuz bir tablo yaratabilir.

Diğer bir deyişle, eylül ayında faiz indirimi ihtimalinin gündeme gelmesiyle, yatırımcılar “kötü haberin iyi haber” olup olmadığını ya da kötü haberlerin sadece kötü haberden ibaret olup olmadığını anlamaya çalışacak. Bu durum, Fed’in neden faiz indirdiğine ve indirim sonrasında piyasaların nasıl tepki vereceğine bağlıdır. Powell, mevcut faiz oranlarının hâlâ kısıtlayıcı bölgede olduğunu ima etti; bu da faizlerin ekonomik faaliyeti yavaşlatan seviyelerde olduğu anlamına gelir. Bu durumda bir faiz indirimi, piyasaya destek sağlayabilir.

Stubbs, “Büyük resim şu: Faizlerde ‘nötr’ seviye nerede? Bunu kimse gerçekten bilmiyor ve Fed de bilmediğini kabul ediyor” diyerek belirsizliği vurguladı. ‘Nötr’ seviye, Fed’in faiz oranlarıyla ne büyümeyi engellediği ne de hızlandırdığı denge noktasını ifade eder ve Stubbs bu seviyenin yaklaşık yüzde 3,5 olduğunu tahmin ediyor. Ancak Fed’in, kurtarılması gereken bir ekonomiyi canlandırmak amacıyla faizleri indirdiği izlenimi oluşması durumunda, yatırımcılar tedirgin hale gelebilir.

Motley Fool Asset Management Kıdemli Analisti Shelby McFaddin, faiz indirimlerinin finans sektöründeki yansımalarının önemine dikkat çekerek, “Aktif bir yatırımcı olarak, eğer bir indirim olursa ilk bakacağım şey bankaların bununla ne yaptığı olacak” dedi. McFaddin, faiz indirimlerine karşılık olarak banka mevduatlarının ne kadar değiştiğine, mortgage faizlerinin bu değişiklikleri nasıl yansıttığına ve bankaların risk değerlendirme yöntemlerini değiştirip değiştirmediğine bakacağını belirtti. Borsa uzmanı, finans sektörünün faiz indirimlerini nasıl sindirdiğinin, hisse senedi piyasasındaki rallinin sürdürülebilirliği açısından kritik olduğunu sözlerine ekledi. McFaddin, “Yapısal bir sorun varsa, bu nakit beklediğimiz kadar hızlı sisteme girmeyebilir ya da beklediğimiz yerlere yönelmeyebilir” uyarısında bulundu.

Tüm bu yorumlar, yatırım çevrelerinin yıl sonuna kadar faiz indirimlerini ve ekonomik verileri nasıl yakından izleyeceğini ortaya koyuyor. Stubbs’un da dediği gibi, “Bana kalırsa İşçi Bayramı (1 Eylül) sonrasında piyasalar yılın geri kalanında gidişatın ne yönde olduğuna karar vermek zorunda kalacak.”

⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.

ABD borsaları, Fed, faiz indirimi, istihdam verileri, ekonomi, piyasa analizi, S&P 500, Nasdaq, Dow Jones, Jerome Powell, işgücü piyasası

İlginizi Çekebilir

Güvenilir Ortaklarımız