29 Ağustos 2025 Cuma günü itibarıyla Türkiye'deki akaryakıt piyasasında sürücüler ve tüm tüketiciler, benzin, motorin (mazot) ve otogaz (LPG) fiyatlarındaki son gelişmeleri yakından takip ediyor. Küresel enerji piyasalarındaki dalgalanmalar, uluslararası emtea fiyatları ve yerel ekonomik faktörler, pompa fiyatları üzerinde belirleyici olmaya devam ediyor. Özellikle büyük metropoller İstanbul, Ankara ve İzmir'deki güncel akaryakıt değerleri, milyonlarca vatandaşın bütçesini ve günlük yaşamını doğrudan etkilediği için büyük bir ilgiyle inceleniyor.
Akaryakıt piyasasında son kayda değer fiyat değişikliği, 27 Ağustos Çarşamba günü gerçekleşen benzin zammı oldu. Bu tarihte benzinin litre fiyatına 1,21 TL'lik bir artış yansıtıldı. Söz konusu zam, uluslararası petrol fiyatlarındaki yükseliş trendleri ve döviz kurundaki hareketlilik baz alınarak belirlendi. Bu artışın ardından, benzin fiyatları pompa başında yeniden güncellenerek yeni seviyelerine ulaştı. Ancak aynı dönemde, motorin ve LPG fiyatlarında herhangi bir değişiklik yapılmadı; bu iki yakıt türünün fiyatları önceki seviyelerini koruyarak stabil bir seyir izledi.
Bugün, yani 29 Ağustos Cuma günü itibarıyla, akaryakıt fiyatlarında yeni bir düzenleme veya sürpriz bir artış ya da indirim haberi bulunmuyor. Pompada tüketicileri bekleyen fiyatlar, 27 Ağustos'taki benzin zammı sonrası oluşan değerler üzerinden geçerliliğini sürdürüyor. Bu durum, piyasada kısa vadeli bir stabilite görünümü sunarken, gözler önümüzdeki günlerde yaşanabilecek olası değişikliklere ve uluslararası enerji piyasalarındaki gelişmelere çevrilmiş durumda.
Türkiye'nin üç büyük şehri İstanbul, Ankara ve İzmir'de araç sahipleri için 29 Ağustos 2025 Cuma günü geçerli olan güncel benzin, motorin ve LPG pompa fiyatları aşağıda detaylandırılmıştır. Bölgeler arasındaki dağıtım ve lojistik maliyet farklılıkları nedeniyle şehirler ve hatta İstanbul'un iki yakası arasında küçük fiyat farkları gözlemlenmektedir.
Türkiye'de akaryakıt fiyatları, karmaşık bir formül ve uluslararası piyasa dinamikleri temel alınarak belirlenmektedir. Bu mekanizma, nihai pompa fiyatının şeffaf ve belirli kriterlere göre oluşmasını sağlamaktadır. Fiyatların belirlenmesinde temel olarak iki ana parametre rol oynamaktadır: Akdeniz piyasalarındaki ürün fiyatları ve döviz kuru.
Fiyatlandırma sürecinin ilk adımı, Akdeniz piyasasında günlük olarak açıklanan CIF (Cost, Insurance, Freight) Akdeniz ürün fiyatlarının baz alınmasıdır. Bu fiyatlar, ham petrolün rafine edilerek benzin, motorin ve LPG gibi nihai ürünlere dönüştürülmüş hallerinin uluslararası pazardaki maliyetini ifade eder. Ardından, bu uluslararası maliyetlere, ulusal piyasadaki alım-satım işlemlerinde geçerli olan güncel döviz kuru (genellikle ABD Doları kuru) uygulanarak Türk Lirası cinsinden bir referans fiyat elde edilir.
Bu referans fiyata çeşitli vergi ve düzenleyici paylar eklenir. Bunlar arasında en önemlileri Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) payıdır. ÖTV, devletin belirlediği sabit veya oransal bir vergi kalemi olup, bütçe gelirleri açısından kritik bir rol oynar ve yakıt maliyetinin önemli bir kısmını oluşturur. EPDK payı ise enerji piyasasının düzenlenmesi ve denetlenmesi için alınan bir ücrettir. Bu kalemlerin eklenmesinin ardından, son olarak tüm bu maliyetler üzerinden Katma Değer Vergisi (KDV) hesaplanarak nihai pompa satış fiyatına ulaşılır. Bu sayede, akaryakıt fiyatları hem küresel piyasa koşullarını hem de ulusal vergi politikalarını yansıtan dinamik bir yapıya sahip olur ve tüketiciye yansıyan son fiyat bu bileşenlerin toplamından oluşur.
⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.
akaryakıt fiyatları