Dmitriyev: AB'nin Yanlış Kararları Avrupa'ya Ağır Bir Bedel Ödetir

Dmitriyev'den AB'ye Kritik Uyarı: Yanlış Kararların Maliyeti Onlarca Yıl Sürecek

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in uluslararası ekonomik işbirliğinden sorumlu özel temsilcisi ve aynı zamanda Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDIF) Başkanı Kiril Dmitriyev, Avrupa Birliği'nin (AB) son dönemde aldığı kararların, yüksek enerji maliyetleri ve artan göç dalgaları gibi ciddi sorunlara yol açtığını belirtti. Dmitriyev, bu kararların kısa vadeli olmaktan öte, AB ekonomisi ve sosyal yapısı üzerinde derin ve kalıcı etkiler bırakacağını vurgulayarak, “AB’de liderler hızla değişiyor ancak kötü kararları yüzyıllar olmasa da onlarca yıl felaket sonuçlar doğurmaya devam edecek.” ifadeleriyle durumun ciddiyetine dikkat çekti.

Avrupa'nın Kararları ve Makroekonomik Etkileri

Dmitriyev'in değerlendirmeleri, AB'nin özellikle enerji stratejileri ve dış politika tercihleri bağlamında attığı adımların makroekonomik yansımalarına odaklanıyor. Rus temsilci, Avrupa'nın karşılaştığı temel sorunları üç ana başlık altında topladı:

• Yüksek Enerji Fiyatları: Geçmişte düşük maliyetli ve güvenilir Rus doğal gazına bağımlı olan Avrupa sanayisi, bu kaynağın kesilmesiyle birlikte önemli bir rekabet avantajını yitirdi. Enerji maliyetlerindeki fahiş artışlar, üretim maliyetlerini yükselterek pek çok işletmenin kapanmasına veya kıta dışına taşınmasına neden oldu.
• Yüksek Enflasyon: Enerji fiyatlarındaki artışın tetiklediği maliyet enflasyonu, gıda ve diğer temel tüketim ürünlerine de yansıyarak AB genelinde hane halkının alım gücünü düşürdü. Bu durum, toplumsal refah seviyesini olumsuz etkileyerek ekonomik durgunluk riskini artırdı.
• Artan Göç Hareketleri: Dmitriyev, enerji ve ekonomi politikalarındaki yanlış adımların yanı sıra, AB'nin göç politikalarının da mevcut sorunları derinleştirdiğine işaret etti. Bu durumun, sosyal entegrasyon ve kamu hizmetleri üzerinde ek baskılar oluşturduğunu belirtti.

Dmitriyev, bu sorunların geçici olmadığını, aksine AB'nin yapısal zayıflıklarına dönüştüğünü ve nesiller boyu hissedilecek ekonomik ve sosyal bedeller yaratacağını savundu.

Rusya-Çin Enerji Ekseni ve Küresel Dönüşüm

Kiril Dmitriyev, söz konusu açıklamalarını Amerikan merkezli X şirketinin sosyal medya platformu üzerinden yaptı. Paylaşımında, Rusya ile Çin arasında sağlanan ve Sibirya’nın Gücü 2 doğal gaz boru hattına ilişkin bir duyuruyu alıntıladı. Dmitriyev, bu anlaşmanın küresel enerji haritasında bir dönüm noktası olduğunu vurgulayarak, “Avrupa'nın endüstriyel başarısına güç veren düşük maliyetli, güvenilir Rus boru hattı gazı artık Çin'e yönlendirilecek” ifadesini kullandı. Bu açıklama, Rusya'nın enerji tedarik rotasını Batı'dan Doğu'ya kaydırma stratejisinin bir yansıması olarak yorumlandı.

Sibirya'nın Gücü 2: Stratejik Bir Enerji Anlaşması

Rusya ile Çin arasında, Sibirya’nın Gücü 2 boru hattı için yakın zamanda bir mutabakat zaptı imzalandı. Dmitriyev, bu mutabakatın sadece ticari bir anlaşma olmanın ötesinde, tarihi bir öneme sahip olduğunu vurguladı. Anlaşma uyarınca, söz konusu güzergah üzerinden Çin’e yılda 50 milyar metreküpe kadar doğal gaz sevkiyatı yapılması öngörülüyor. Bu devasa kapasite, Çin'in artan enerji ihtiyacını karşılarken, Rusya için de Avrupa pazarına alternatif, uzun vadeli ve stratejik bir pazar yaratıyor.

Bu hamle, Avrupa'nın Rus enerji kaynaklarından uzaklaşma çabalarının bir sonucu olarak, global enerji akışlarının Asya'ya doğru kaydığını gösteriyor. Dmitriyev'in ifadeleri, AB liderlerinin kısa vadeli politik kararlarının, Avrupa kıtasının uzun vadeli ekonomik refahı ve stratejik enerji güvenliği üzerindeki potansiyel olumsuz etkilerini bir kez daha gözler önüne seriyor.