Küresel emtia piyasaları, dünyanın en büyük metal üreticisi ve tüketicisi Çin'den gelen kritik haberlerle hareketli bir haftayı geride bırakıyor. Ülkenin rafine bakır üretiminde yaşanan beklenmedik ve nadir bir düşüş, küresel piyasalarda bakır fiyatları üzerinde yukarı yönlü ciddi bir baskı oluşturdu ve haftanın genelinde yükseliş eğilimini belirledi.
Bu düşüşün temelinde, hurda bakır arzını sıkılaştırması beklenen yeni vergi düzenlemeleri yatıyor. Uzmanlar, bu düzenlemelerin özellikle bu ay rafine bakır üretimini olumsuz etkileyeceğini ve bunun da genel metal fiyatlarında gözle görülür bir artışa yol açacağını öngörüyor. Tedarik zincirindeki bu ani aksaklıklar, emtia piyasalarındaki kırılganlığı bir kez daha gözler önüne sererken, analistler küresel arz-talep dengesindeki potansiyel değişimleri yakından izliyor.
Küresel ve bölgesel metal borsalarında bakırın performansı, Çin'deki bu gelişmelerin yansımalarını açıkça gösterdi:
Bakır piyasaları, arz kısıtlamalarının yanı sıra, dünyanın en büyük tüketicisi Çin'deki talep dinamiklerini de yakından takip ediyor. Geleneksel olarak Eylül ve Ekim ayları, Çin'in sanayi faaliyetlerinde mevsimsel bir hızlanmanın gözlendiği dönemlerdir. İnşaat ve üretim sektörlerindeki artan faaliyetler, genellikle bakır tüketimini destekler.
Bu beklentilere rağmen, hurda tedarikindeki aksaklıklar ve işletme oranlarındaki zayıflıklar, piyasalarda belirsizlik yaratıyor. Ancak Everbright Futures analistleri, tüm bu olumsuzluklara rağmen, önümüzdeki dönemde tüketimde bir toparlanma beklediklerini belirterek piyasalara kısmi bir iyimserlik aşıladı. Bu durum, Çin ekonomisinin genel sağlığı ve sanayi sektörünün dayanıklılığına ilişkin göstergelerin, bakır talebi üzerindeki belirleyici rolünü ortaya koyuyor.
Bakır piyasasının yükselişine rağmen, ABD dolarının küresel emtia fiyatları üzerindeki etkisi göz ardı edilemez. Doların haftalık bazda yüzde 0,4 değer kazanması, dolar cinsinden fiyatlandırılan metaller üzerinde genel bir aşağı yönlü baskı yaratma eğilimindedir. Daha güçlü bir dolar, diğer para birimlerini kullanan alıcılar için metalleri daha pahalı hale getirir, bu da talebi kısmen sınırlayabilir.
Diğer Londra Metal Borsası (LME) metallerinde ise karışık bir seyir izlendi: Alüminyum yüzde 0,15, kurşun yüzde 0,13, kalay yüzde 0,07 ve çinko yüzde 0,02 oranında yükselirken, nikel yüzde 0,2'lik bir düşüş yaşadı. Şanghay Vadeli İşlemler Borsası'nda (SHFE) ise alüminyum yüzde 0,05 yükseliş kaydederken, nikel yüzde 0,59, kurşun yüzde 0,03, kalay yüzde 0,42 ve çinko yüzde 0,23 oranında düşüşle karşılaştı. Bu farklı performanslar, her metalin kendi arz-talep dengesi ve makroekonomik faktörlere olan duyarlılığını yansıtmaktadır.
Küresel finans piyasalarının bir diğer önemli gündemi ise makroekonomik verilerdi. Piyasaların odağında, Türkiye saati ile 15:30'da açıklanacak olan ABD tarım dışı istihdam raporu bulunuyor. Bu veri, ABD ekonomisinin genel sağlığına ve Federal Rezerv'in (Fed) para politikası kararlarına ilişkin önemli ipuçları sunması nedeniyle büyük bir öneme sahiptir.
Güçlü istihdam verileri, faiz artırımı beklentilerini güçlendirerek doları destekleyebilirken, zayıf veriler tam tersi bir etki yaratabilir. Analistler, açıklanacak bu verilerin kısa vadede, sadece bakır değil tüm metal fiyatları üzerinde belirleyici bir rol oynamasını bekliyor. Makroekonomik göstergeler, emtia piyasalarındaki genel risk iştahını ve yatırımcı duyarlılığını doğrudan etkileyen kritik faktörler olmaya devam ediyor.
⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.
Bakır fiyatları