Orta Doğu'da devam eden çatışmalar, Rusya-Ukrayna savaşı ve Amerika Birleşik Devletleri ile Japonya ve Fransa gibi ülkelerdeki siyasi çalkantılar, yatırımcıları güvenli liman olarak bilinen altına yöneltmiştir. ABD Merkez Bankası'nın (Fed) bu yıl iki faiz indirimi yapması bekleniyor ve bu durum, altının cazibesini artırmakta. Düşük faiz ortamı, faiz veya temettü getirmeyen bu değerli metalin yatırımcılar için daha çekici hale gelmesine yol açıyor. Bu bağlamda ons altın, hafta içinde 4.000 doları aşarak tarihi bir zirveye ulaştı.
Dünya genelindeki merkez bankaları, rezerv çeşitlendirme stratejileri doğrultusunda altın alımlarını artırarak dikkat çekiyor. Yatırımcılar, altın destekli borsa yatırım fonlarına (ETF) yönelerek yatırım portföylerini güçlendiriyor. Dünya Altın Konseyi verilerine göre, bu yıl altın ETF’lerine 64 milyar dolarlık bir yatırım girişi gerçekleşti. Bu rakam, son dört yıldaki 23 milyar dolarlık çıkışın tersine dönmesini temsil ediyor. Ayrıca, Hindistan'daki altın ETF’leri, Eylül ayında tarihinin en yüksek aylık girişini kaydederek toplam yönetilen varlıklarını 10 milyar dolara yükseltti.
Bank of America Başstratejisti Michael Hartnett, geçmiş boğa piyasalarına atıfta bulunarak altının gelecek baharda 6.000 dolara ulaşabileceğini öngörüyor. Goldman Sachs, Aralık 2026 için altın fiyat tahminini 4.300 dolardan 4.900 dolara artırdı. Wheaton Precious Metals CEO'su ise önümüzdeki yıl içinde altının 5.000 dolara ulaşabileceğini ifade etti. HSBC, jeopolitik riskler ve mali belirsizliklerin altın rallisinin 2026'ya kadar devam edeceğini öngörmekte; ancak, Fed’in faiz indirme döngüsünün ivme kaybettirebileceği uyarısında bulunuyor. Bu banka, 2025 boyunca altın fiyatlarının 3.700 - 4.050 dolar aralığında, 2026'da ise 3.600 - 4.400 dolar arasında dalgalanacağını tahmin ediyor.
CIBC Capital Markets analisti Anita Soni, altın fiyatlarının 2026-2027 döneminde 4.500 dolar civarına ulaşmasını öngörerek, 2028'de 4.250 dolara ve 2029'da 4.000 dolara gerilemesini öngörüyor. Soni, ABD'deki gümrük tarifeleri ve uzun vadeli enflasyon endişelerinin altın talebini desteklediğine dikkat çekiyor. Aynı zamanda, Fed'in faiz indirimleri de altındaki yükselişi tetikleyen önemli bir faktör olarak öne çıkmakta. İlk faiz indirimi, Aralık 2024'te gerçekleşti ve yılın geri kalanında 50 baz puanlık ek bir indirim bekleniyor. Uzmanlar, düşük faiz ortamı ve artan ekonomik belirsizlikler ışığında, altının uzun vadede güçlü kalmayı sürdüreceğini vurguluyor.
⚖️ Yasal Uyarı:Bu içerik yatırım tavsiyesi niteliği taşımaz. Yatırımlarınızla ilgili kararlarınızı kendi araştırmalarınız ve risk profilinize göre almanız önerilir.
altın fiyatları, jeopolitik riskler, yatırımcı eğilimleri, düşük faiz, altın talebi, finansal analiz