Altın ETF'lerinde Rekor Girişler: Kuzey Amerika Zirvede

Altın ETF'lerine Dev Yatırımlar Devam Ediyor

Dünya Altın Konseyi'nin son raporuna göre, altına dayalı küresel borsa yatırım fonlarına (ETF) olan ilgiyi artıran süreç, üst üste beşinci ayda da devam etti. Ekim ayında gerçekleştirilen toplam 8,2 milyar dolarlık para akışı, yıl başından bu yana görülen 7,1 milyar dolarlık ortalama giriş seviyesinin oldukça üzerinde gerçekleşti. Bu durum, yatırımcıların altın varlıklarına olan güveninin artmakta olduğunu gösteriyor.

Varlıklar ve İşlem Hacmindeki Artış

Küresel altın ETF'lerinin toplam yönetilen varlıkları (AUM), Ekim ayı sonunda %6'lık bir artışla 503 milyar dolara ulaştı. Fonların fiziksel altın stoku da %1 artışla 3.893 ton seviyesine çıktı. Ayrıca, altın piyasasındaki günlük ortalama işlem hacmi 561 milyar dolara yükselerek dikkatleri üzerine topladı.

Bölgesel Dağılım ve Kuzey Amerika'nın Üstünlüğü

Bölgesel olarak ele alındığında, en büyük akışın Kuzey Amerika'dan geldiği görülüyor. Ekim ayında bu bölgeden kaydedilen 6,5 milyar dolarlık giriş, Kuzey Amerika'nın liderliğini sürdürebilmesi için önemli bir gösterge. Altın fiyatı 20 Ekim’de yıl içindeki 50. rekorunu kırdıktan sonra, ertesi gün %5'lik bir düşüş yaşamasına rağmen, ABD'deki büyük ETF'lere 21 Ekim’de 334 milyon dolar (2,3 ton) giriş olmaya devam etti. Ancak, ay sonuna doğru fiyat düşüşlerinin etkisiyle toplamda 1,1 milyar dolarlık çıkış yaşandı.

Asya'nın Parlak Yıldızı: Çin

Asya fonlarına yapılan girişler Ekim ayı itibarıyla 6,1 milyar dolara ulaştı. Özellikle Çin, 4,5 milyar dolarlık akış ile bölgedeki en dikkat çekici ülke oldu. Japonya ve Hindistan'ın ETF'leri ise sırasıyla 13 ve 5 aydır kesintisiz olarak pozitif giriş kaydetmeye devam ediyor.

Avrupa'da Geri Çekilme

Avrupa tarafında ise, 4,5 milyar dolarlık çıkış yaşandı ve bu durum, beş aylık pozitif giriş sürecini sonlandırdı. Özellikle İngiltere ve Almanya gibi ülkelerde tarihi seviyelerde çıkışlar görülürken, İsviçre fonları bölgeye pozitif katkı sağladı. Çıkışların arkasındaki temel nedenler arasında kâr satışları ve portföy düzenlemeleri yer almakta.